Çevre ve Sağlık sorunlarının artarak değiştiği günümüz dünyasında yaşam ve özellikle beslenme alışkanlıklarında da değişimler söz konusudur. Teknolojik yapı ile gelişen arz ve üretim metotları ile değişen tüketim alışkanlıkları insanoğlunu farklı arayışlara yönlendirmiştir. Bu arayışlarda hak, hukuk, istismar, zulüm, maneviyat, Dünya Kaynakları’ nın kullanımı ve çevre kaygıları gibi unsurlar baş rol oynamaktadır.
Toplumları oluşturan bireyler, bahsedilen kaygılar ile ilgili yaşam fonksiyonlarında alışkanlıklarını ve alışkanlıkları ile ilgili devam eden düzendeki konsantrasyonu kaybederek, dini, kültürel, etik, çevre vb. gibi konularda eski çağlardan beri ayrışmalar ve farklılar ortaya çıkarmıştır. Son yarım yüzyılda bu değişimler ve farklılaşmalar toplumda da yaygın kabul görür hale gelmiştir.
Teknoloji ve Bilim Dünyasının kısa zamanda kat ettiği yoldan yürüyen üretim sektörü ile tüketiciler de payını almış, farkındalık, bilinç ve sorgulama gibi kazanımlarını en üst seviyeye çıkararak yeni yollar arayışına girmiştir. Bu yol ayrımları da sayıları gün geçtikçe artan bir grup tüketiciyi, mevcut beslenme ve yaşamsal düzenin dışına çıkarak yeni bir yaşam kültürünü oluşturmasına sebebiyet vermiştir.
Beslenme ve yaşam kültürü ayrışmalarında ortaya çıkan en önemli akım “Veganlık” ve “Vejetaryenlik“ olmuştur. Yani, et ve hayvan kaynaklı gıdalar ve gıda dışı ürünleri hayatlarından çıkaranlar.
Vegan ya da Vejetaryen yaşam tarzı; alışılagelmiş beslenme ve yaşam düzenini yıkıp yeni bir düzen oluşturmuştur. Bu düzen sayesinde; hayvan menşeli ürün ve hayvan kaynaklı tüketimi dışlayarak, Bitki temelli Vegan-Vejetaryen beslenme ve yaşam kültürü ya da felsefesi ortaya çıkmıştır.
İnsanoğlu’ nun, Çevre ve iklim değişikliği sonucuna neden olan doğal kaynak kullanım hataları, etik, farkındalık ve çevre bilincini ön plana çıkararak ve genel olarak maneviyatında işin içerisinde yer alması ile Vegan-Vejetaryen kültürüne iştirak eden sayısı günümüzde artarak devam etmektedir.
Bu kültürün ön plana çıkması ve kabul görmesinin en önemli etkenlerinden birisi de hayvan haklarıdır. “Hayvanlar insan için değildir” görüşü ile insan ve hayvanın eşit şartlarda yaşam hakkının adil bir yaklaşım olacağı ve hayvanların insana köle ve tüketim ürünü olmadığının savunulması gerekir. Hayvan suistimali, hayvancılık ve et sektöründe hayvanlara yaşatılan vahşet de bu tarzın kabulünü ve anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Kötü çiftlik şartları ve üretim alışkanlıklarında hayvanlara zulüm edilmesi, kesimhanelerde yapılan vahşi kesim uygulamaları, Vegan-vejetaryenler için kabul edilemezdir. Hayvanlar ile ilgili bu sorunlardan dolayı; Hayvana saygı ve hayvansal tüketimin dışlandığı bu yaşam tarzı, 1944 yılında tanımlanmış ve 1970 yılından itibaren de ürünler bu işaret ile işaretlenerek ayırt edici bir özellik kazanmıştır.
1985 yılı ile sembolleşen ve 1996 yılı ile global olarak gelişen, 2018 yılında NSO-Uluslararası Doğal Standartlar Organizasyonu tarafından; NSO-NAP 7 isimli, Dünya’ nın ilk Vegan-Vejetaryen Standardı’ nın yayınlanması ile işaret, standart bir kültür veya yaşam felsefesi tescili halini aldı.
Hayvan eti ve hayvan ürünlerini, beslenme ve yaşam tercihlerinden çıkaran tüketici taleplerinin tüketime uygun üretim faaliyetleri ile ürün ve hizmet bazında; NSO-NAP 7 Vegan-vejetaryen Standardı gereklerince, kontrol ve test aşamalarına tabi tutularak uygunluğun tescil edildiği ve ürüne lisanslamanın yapıldığı belgeye “Vegan Sertifikası” denir.
Hayvan eti ve bazı hayvan ürünlerini, beslenme ve yaşam tercihlerinden çıkaran tüketici taleplerinin tüketime uygun üretim faaliyetleri ile ürün ve hizmet bazında; NSO-NAP 7 Vegan-vejetaryen Standardı gereklerince, kontrol ve test aşamalarına tabi tutularak uygunluğun tescil edildiği ve ürüne lisanslamanın yapıldığı belgeye “Vejetaryen Sertifikası” denir.
Bireylerin bu yaşam tarzı ile kendilerini tanımlaması, üreticilerin de iştah açıcı Vejetaryen ve Vegan pazarından pay almak için, hayvansal olmayan, bitkisel ve alternatif içerikli ürün geliştirerek Pazara sunması ile Veganlık ve Vejetaryenlik Yaşam Kültürü yaygınlaşmaya devam etmektedir.
Son 5 yılda üreticiler vegan-vejetaryen taleplerini büyük oranda karşılamaktadır. Gelişimin hızla devam ettiği vegan-vejetaryen üretim sektörü, global olarakta toplumları cezbetme noktasında istediğini elde etmeye yakındır. Tüketiciler artık vejetaryen restoran, vejetaryen-vegan ürün bulmakta çok zorlanmamaktadır.
ISQ Uluslararası Sertifikasyon (vegansertifikasi.org), Vegan Belgesi / Sertifikası alt yapısını oluşturmuş, NBE Akreditasyon-Lisans-Eğitim Vakfı, NATACCS (Natural Accreditation Service) Uluslararası Doğal Lisans ve Akreditasyon Organizasyonları tarafından da akreditasyon süreçlerini tamamlayarak uluslararası geçerli bir etiket sertifikasyonu olan Vejetaryen/Vegan Sertifikası’ nı Türkiye’ de hizmete sunan ilk yetkili kuruluş olmuştur.
“Vegan-Vejetaryen Sertifikası” Ürünlere (hizmetler dahil), vegan-vejetaryen kriter ve tiplerinin uygulamalarının durumu ortaya konarak gerçekleştirilen Vegan ya da Vejetaryen olarak nihai aşamada çıkan sonuçlara göre ayırt edilerek tescillenir.
Uluslararası pazarda vegan-vejetaryen tüketicisine güven veren ve çözüm üreten, üreticilerin global pazarda yer alması ve kazançlarını artırması için ISQ VEGAN-VEJETARYEN LİSANS VE SERTİFİKALANDIRMASI ile firmamız önemli bir görev üstlenmiştir.
Vegan Belgesi / Sertifikası ve/veya Vejetaryen Lisans-Sertifika başvurularınızı iletişim kanallarımızla iletişime geçerek yapabilirsiniz.
Dünya’ nın en prestijli Vejetaryen, Vegan Belgesi / Sertifikası ve Vegan Etiketi ’ ne sahip olmaya hazırsanız, Yanınızdayız…